Silenos’tan Öyküler

0
Geçmiş Tur
Geçmiş Tur
Beğenilenler Listesine Ekle

Adding item to wishlist requires an account

711
4 gün / 3 gece
İstanbul
Kuşadası
Katılımcı sayısı : 8 - 24

“Mitos’tan Epos’a, Epos’tan Logos’a Gezgin Öyküler” Kitabının Yazarı Ünal Güven Rehberliğinde

Silenos Öyküleriyle Kuzey Ege

“Tiyatro ve şarap tanrısı Dionysos’un eğitmeni ve yakın dostu olarak bilinen Silenos, günün birinde, Frig Kralı Midas’a zorunlu olarak misafir olur. Kral, bilgeliği ve bir o kadar da sarhoşluğu ile ünlenmiş, geçmişi tanıyan, geleceği de gören Silenos’u büyük bir mutlulukla misafir eder. Öykülerin anlatıcısı Silenos, hem tanrı hem de insanların dünyasına aşinalığı olan mitolojik bir karakterdir. Midas, bu yaşlı bilgenin misafir kaldığı on gün içerisinde, onun tatlı diliyle anlattığı öyküleri büyük bir merakla dinler.
Silenos’un anlattığı öyküler, birer mitos olarak tanrılarla ölümlüler dünyası arasında bir oraya bir buraya savrulur ve o öykülerde anlatılan soyut kişi veya olayların ayağı yere basmaya başlar ve bir epos’a dönüşerek somutlaşır ve en sonunda bir deyişe veya bir terime evrilir, logos/logia olur.”
Bu satırları alıntıladığımız Gezgin Öyküler kitabının yazarı rehberimiz Ünal Güven ile birlikte planladığımız gezilerin ilki olan bu turda Kuzey Ege’yi geziyoruz.

1. Gün: İstanbul – Teos – Claros – Kuşadası
Sabah 06:15’de Taksim AKM önünde buluşup 06:30’da hareket ediyoruz. 07:00’da Söğütlüçeşme’de Kadıköy Evlendirme Dairesi önündeki diğer buluşma noktamıza da uğradıktan sonra gezimize başlıyoruz. Öğle yemeği molamızı ilk durağımız olan Sığacık’ta veriyoruz. Keyifli bir yemeğin ardından Teos antik kenti kalıntılarını geziyoruz. Anadolu’da bilinen en büyük Dionysos Tapınağına ev sahipliği yapan Sığacık Ege’nin en güzel sahil kasabalarından bir tanesi… Daha sonra Anadolu’daki en önemli kehanet merkezlerinden biri olan Claros’a yöneliyoruz. Birbirinden ilginç hikayeler duyarak geçireceğimiz günün sonunda Kuşadası’ndaki otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği otelimizde.

2. Gün: Sart – Yanık Ülke
Kuşadası limanı manzarasına bakarak alacağımız kahvaltının ardından eski Lidya Krallığının baş kenti Sart şehrine doğru hareket ediyoruz. Artemis Tapınağı, Gymnasium ve Hamam kompleksi, Sinagog ve Bizans Dükkanları göreceğimiz kalıntılar arasında… Öğle yemeği molasından sonraki durağımız antik tarihçi Strabon’un “Yanık Ülke” diye adlandırdığı Katakekaumene bölgesi. Volkanik patlamaların kapkara lavları püskürtmesi ile oluşan bölgenin en ilginç yerinde kurulu Jeopark’ı geziyoruz. Günün son ziyaretini volkanik lavda yetişip Kula güneşiyle beslenen üzümlerin özel tadını keyifle deneyimleyeceğimiz Villa Estet bağlarına yapıyoruz. Bu bölgede üzümün ve şarabın tarihini yine Strabon’un sözlerinden anlamak mümkün:
‘’…bu sahayı geçtikten sonra Katakekaumene diyarına varılır. Bu memlekette, en kaliteli şarapların üretildiği asmalardan başka tek bir ağaç dahi yoktur.’’
Otele dönüş ve akşam yemeği.

3. Gün: Milet – Didim – Priene
Kahvaltı sonrasında ilk olarak antik çağın en önemli kentlerinden biri olan Milet’i ziyaret ediyoruz. Milet, oldukça iyi korunmuş antik tiyatrolarından birine ve ünlü Faustina Hamamlarına ev sahipliği yapıyor. Gezimiz sırasında kentin tarihi öneminin yanında ilk doğa filozofu Thales’in ve onun öğrencilerinin doğa bilimlerine olan katkı ve etkilerini birlikte inceliyoruz. Milet ziyaretimizi tamamladıktan sonra antik dünyanın en ihtişamlı tapınaklarından ve aynı zamanda ünlü bir kehanet merkezi olmuş Apollon Tapınağı’nı (Didymaion) ziyaret etmek üzere Didim’e doğru yola çıkıyoruz.
Tapınağın dev sütunlarının binlerce yıllık gölgesinde rehberimizden, müzik, güneş ve kehanet tanrısı Apollon’u ve kahin rahiplerini dinledikten sonra içinde bulunduğumuz muhteşem kulisi bir müzik dinletisiyle unutulmaz bir anıya dönüştürüyoruz. Öğle yemeğinde Menderes deltasının lezzetli balıklarını tatma şansımız var.
Daha sonra Menderes ovasından geçerek bir zamanlar liman kenti olarak kurulmuş olan, çam ağaçlarının gölgesindeki Priene’ye ulaşıyoruz. Dönemin en büyük devrimcilerinden Bias’ın şehri olan kent, arkeologlar tarafından, “Küçük Asya’nın Pompei’si diye anılıyor. Antik Dünya’nın 7 harikasından biri olan Halikarnas (Bodrum) Mozolesinin mimarı Phytheos’un muhteşem eseri Athena Tapınağı’nın eteklerine yayılan antik kent Hippodamos şehir planlamacılığının da en güzel örneklerinden… Çok iyi korunmuş Helenistik Tiyatro, Piskoposluk Kilisesi ve farklı mimarisiyle dikkatimizi çeken Meclis binası da göreceğimiz eserler arasında.
Otele dönüş ve akşam yemeği.

4. Gün: Efes – İstanbul
Kahvaltıdan sonra otelimize veda ederek Efes’e doğru hareket ediyoruz. Bölgeden ayrılmadan önce mutlaka görmemiz gereken Efes antik kentini ve Efes müzesini geziyoruz.
Öğle yemeği için vereceğimiz molada Selçuk’un ünlü çöp şişinin tadına bakabilirsiniz. Yemek sonrasında Selçuk Belediyesinin tarım projesi “Efes Tarlası Yaşam Köyü”nü ziyaret ediyor ve yetiştirilen doğal ürünleri, ata tohumlarını, müzeyi yerinde tanıyoruz. Güzel bir gezinin ardından İstanbul’a dönmek üzere tekrar yola çıkıyoruz.

Rehberimiz: Ünal Güven

Fiyata Dahil Hizmetler

  • İlayda Avangarde Hotelde 3 gece yarım pansiyon konaklama,
  • Profesyonel, uzman rehberlik,
  • Özel tur aracı ile ulaşım,
  • Yanık Ülke Estet Bağlarında tadım,
  • Efes Tarlası Yaşam Köyü ziyareti,
  • Park, köprü ve otoyollar,
  • Zorunlu seyahat sigortası
  • Vergiler.

Fiyata Dahil Olmayan Hizmetler

  • Öğle yemekleri,
  • Müze ve ören yeri giriş ücretleri, (*)
  • Kişisel harcamalar

(*) Müze kartlarınızı yanınıza almayı unutmayınız.